Parion antik kenti, Çanakkale ilimize bağlı olmakla birlikte Marmara denizinin güneyinde bulunmakta ve ülkemizdeki antik kentlere nazaran biraz daha az bilgileri bulunmaktadır. Gerek Çanakkale, gerekse Marmara bölgesinde gidilmesi gerekli yerlerden biridir. Parion’a nasıl gidilir derseniz, Çanakkale’den Biga’ya giderken anayoldan Marmara denizine doğru 14 km devam ettiğinizde Kemer köyünü biraz geçince, henüz büyük bir kısmı toprak altında olan antik liman kenti ile karşılaşırsınız.
Troya Müzesi‘ne gittiğinizde Assos ve Truva buluntularının yanı sıra benzer şekilde göz alıcı buluntuların geldiği bir antik kent daha gözünüze çarpar: Parion Antik Kenti.
2019 yılının başlarında Çanakkale Arkeoloji Müzesi kapatılmış olduğundan tüm eserler Troya müzesine taşınmıştır. Parion antik kenti hakkında bilgilerin bulunduğu içerikte ise bu Marmara bölgesi antik kenti kazıları tarihçesi, mimari yapıları, sanat eserleri gibi bilgiler bulunmaktadır.

Parion Antik Kenti Giriş Ücreti ve Ziyaret Saatleri 2025
Pairon’da kazılar devam etmekte olduğundan henüz Parion antik kenti ziyaret saatleri bilgisi bulunmamaktadır. Ancak gün içinde gitmiş olduğunuzda görevliler var ise alanı gezebilirsiniz.
Ayrıca Parion’a girişte bir ücret alınmamakla birlikte söz konusu antik alanları eğer görevli yoksa uzaktan görebilmeniz mümkündür. Eğer antik alanda çalışmalar var ise alan gezilebilmektedir. Ancak çalışmaların yoğun olduğu zamanlarda giriş yapılamamaktadır. Yine de Parion antik kenti Hafta içi 09:00 – 17:00 saatleri arasında görülebilir.
Parion Antik Kenti Nerede?
Parion antik kenti Biga İlçesi, Kemer Köyü’nde bulunmaktadır. Son yıllarda yapılan araştırmalarda Parion antik kentinin Troas bölgesi kenti olduğu kabul edilmektedir. Parion antik kentinin parlak olduğu dönemde etrafındaki diğer büyük antik kentler Lampsakos, Priapos ve Skepsis’tir. Ancak bununla birlikte Parion antik kentinin etrafında henüz keşfedilemeyen ve antik kaynaklarda adı geçen Adresteia, Linon, Pitia kentlerinden de bahsedilmektedir.
Parion isminin kökeni hakkında çeşitli görüşler bulunmaktadır, ilk görüş Troia prensi Paris’ten geldiğidir, Parion Paris’in kenti anlamına gelir, ikinci görüş Paros’tan esinlendiğidir, son olarak ise Parius’tan türetildiğine inanılmaktadır.
Parion Antik Kenti fotoğrafları için tıklayınız
Parion Antik Kenti Kazı Bilgileri
1995 yılında Prof. Dr. Cevat Başaran tarafından kentin olduğu alanın kazılması gerektiği ortaya atılmış, 1990 – 2000 yılları arası Çanakkale Arkeoloji Müzesi tarafından kazılar yapılmış fakat ödenek yetersizliğinden çok verimli çalışılamamıştır. Kemer köyü ilkokulu inşaatında nekropolis alanı ve buluntularının ortaya çıkması sonunda kazı programı yeniden oluşturulmuş, kazı çalışmaları 2005 yılından itibaren başlatılmıştır, 2008 yılından itibaren ise önemli sponsorluk katkıları ile artarak devam etmektedir. Nekropol’de başlayan ilk kazılar, bugün kentin Roma tiyatrosunda, Roma hamamında, Lejyon hamamında ve Odeion’da genişletilerek sürdürülmektedir. Kemer Köyü ilkokulunda kurulan ilk kazı kampı, bugün çeşitli çalışma mekânlarıyla donatılmış Sedat – Naciye Nurova Parion Kazı Evi’ne dönüştürülmüştür.
Parion Antik Kenti Tarihçe Bilgileri
Parion antik kenti (Parion ancient City) M.Ö. 709 yıllarında kurulduğu söylense de yapılan kazılardaki bulunan buluntular en erken olarak M.Ö. 625 – 600 yıllarına tarihlenmektedir. Kazılar devam ettikçe bu antik kentin tarihçesi hakkında daha fazla bilgiye ulaşılacaktır. Tarihte Parion’dan ilk olarak Herodot bahsetmiştir. M.Ö 431 – 404 yıllarında Atinalılar ile Spartalılar arasında patlak veren Peloponnessos Savaşları’nda Parion, Atinalıların tarafında yer almıştır. Hatta Ksenophon M.Ö. 410 yılında Alkibiades’in seksen altı kadırgalık donanmasının Parion’da toplandığını belirtmiştir. Bu da Parion limanının büyüklüğünü ve konumunu göstermesi açısından önemlidir.
Bununla birlikte M.Ö. 546 yılında Parion kenti de Anadolu’da bulunan diğer Grek kentleriyle birlikte Pers egemenliği altına girmiştir. Ancak Büyük İskender’in doğu seferleri neticesinde Persler yenilince Parion’la birlikte bütün batı Anadolu Büyük İskender’in egemenliği altına girmiştir. Daha sonrasında kent M.Ö. 302 yılında Lysimac ve M.Ö. 281 yılında ise Seleukos’un hakimiyetine geçmiştir. M.Ö. 133 yılında Bergama kentinin Roma İmparatorluğu himayesine geçmesi ile birlikte bu kent de Roma hakimiyetine geçmiştir.

Parion’un jeopolitik konumu onu sürekli önemli bir şehir haline getirmiştir. Kentin öneminin farkında olan Roma, Parion’u ilki Julius Caesar yada Augustus döneminde, ikincisi de Hadrianus döneminde olmak üzere iki kere koloni kenti olarak ilan etmiştir. Kazı çalışmalarında bulunan sikkeler üzerindeki CGIP (Colonia Gemella Iulia Pariana) ve CGIHP (Colonia Gemella Iulia Hadriana Pariana) lejantları bunu doğrulamaktadır.
Parion’un Antik Kent Mimarisi
Kentin Hadrianus döneminde ikinci kez elde ettiği statüden sonra mimari faaliyetlerinde hızlanma olduğu tahmin edilmektedir. Özellikle kentin en göze çarpan yapılarından biri olan ve M.S. 2. yüzyılın ikinci yarısına tarihlenen tiyatronun mimari bezemeleri ve kabartmaları bunu göstermektedir. Parion’un Bizans döneminde de önemini yitirmediği ve önemli bir piskoposluk merkezi olduğu, kente gönderilen rahiplerden anlaşılmaktadır. Hristiyanlık Dönemi ile ilgili önemli bir ayrıntı da kentin baş piskoposluk merkezi olmasıdır.
Bir antik kentin ne derece gelişmiş ve zengin olduğu, nekropol alanında mezar odaları veya lahitlerde bulunan hediyeler ve eşyaların görkemi ile anlaşılabilir. Nekropol alanında bulunan eşyalar, takılar ve diğer hediyeler ile görkemli mezar stelleri, Parion’un ne kadar önemli bir liman kenti olduğunu doğrular niteliktedir. Kentin nekropol alanı köyün girişinde sağ tarafta olmakla birlikte en son olarak 2016 yılında bir su borusu patlağını onarmak için görevlilerin kepçeyle yaptıkları kazı sırasında üç adet lahit gün yüzüne çıkarılmıştır.

Roma Hamamları
Parion’da ayrıca Roma hamamı bulunmaktadır. Kazılar neticesinde hamamın çeşitli zamanlarda onarımlar geçirdiği düşünülmektedir. Parion’un bulunduğu Kemer köyünün girişinde, kentin su ihtiyacını karşılamak üzere su kemeri kalıntıları mevcuttur. Bu kemer aynı zamanda köye ismini de vermektedir. Kentin, Roma hamamına yakın olan kısmında bir de tiyatro bulunmaktadır. Tiyatroda kazılarda bulunan heykeller, bezemeler ve üstün işçilik, kendi döneminde bu tiyatronun önemini ortaya koymaktadır. Tiyatronun güneyinde Odeion ihtişamıyla kendini göstermektedir. Bilindiği gibi Odeion Helenistik dönemde ortaya çıkmış ve ana tema olarak müzik gösterilerinin yapılması için gerekli mimari donanıma sahip yapıdır. Tiyatroya istinaden daha iyi durumdadır. Ayrıca kentin sahil bölümünde Helenistik kule kalıntıları ve kuzey liman denilen bölge bulunmaktadır. Roma döneminde önemli bir gümrük merkezi olduğu düşünülmektedir.

Kentin doğu tarafında ise konumu nedeniyle isimlendirilen hamamı da içeren yamaç yapıları bulunmaktadır. Yamaç yapılarının biraz üzerinde ise çoğunluğu toprak altında olan birkaç yapı görülmektedir. Tüm bunlarla birlikte kentin güney tarafında, kente hakim bir tepede su deposu bulunmaktadır. Bu su deposu kentin su şebekesine bağlıdır.
Parion Antik Kenti Tarihi Eserleri Bilgileri
Parion’daki kazılar, geçen bu süreçte bilimsel etikten taviz vermeyen, koruma mantığı ile çalışan ve sosyal projelere de önem veren bir bilimsel çalışma olmasının yanında arkeolog ve diğer disiplinler için bir okul olma misyonunu da devam ettirmektedir. Parion kazıları aynı bilimsel anlayış, korumaya önem veren, proje ağırlıklı, bir arkeoloji okulu kimliği, devletine karşı sorumluluklarını bilen ve bilimsel yayınlara önem veren bir anlayış ile yoluna kaldığı yerden devam etmektedir.

Parion antik kenti hakkındaki bilgilerin bir kısmı ‘kaynakça’da belirtilen Parion Kazıları web sitesinden alınmıştır. Ülkemizin antik medeniyetler beşiği olduğu bilinmekle birlikte, arkeolojik kazıların aynı kararlılık ve bilimsellikle yürütülmesini dilemekteyiz.
Biz yollardan ekibi olarak Parion’u keşfetmekten büyük keyif aldık ve bu antik kenti gezerken aslında Anadolu’da daha gün ışığı görmeyi bekleyen pek çok eski uygarlıkların olduğunun bir kez daha farkına vardık. Parion’a tekrar gitmeyi ve yeni arkeolojik açmalarda bulunan mekanları ve yeni buluntuları görmeyi dört gözle bekliyoruz. Ayrıca Parion’un içinde bulunduğu, Biga ilçesi Kemer köyündeki eski Rum evleri de görülmeye değer. Kaynaklara göre 1876 yılında Biga’da yaşayan çok sayıda Rum ve Ermeni vatandaş da bulunmakta idi ve onların kaldığı mimari yapıların bir çoğu hala ayakta ve ziyaretçisini beklemektedir. Bugün Parion antik kenti kazıları sonrasında çıkartılan eserlerin ve buluntuların çoğu Troya Müzesi içinde sergilenmektedir.

Parion Antik Kenti ve Kertentele Tehdidi
Sözcü gazetesinin 2 Eylül 2017 tarihindeki habere göre, kazı ve restorasyon çalışmalarının yapıldığı alanda ‘odeion’ bölümünde bulunan incir ağacı tohumu yiyen kertenkele ve böcekler dışkılama yoluyla özellikle bu alandaki tarihi taş ve mermerlerin arasına girerek bu tohumları buralara taşıdığı bildirilmiştir. Taş ve mermerlerin arasına bırakılan bu tohumların, filizlenerek buradaki dokuya zarar vermeye başladığını belirten restorasyon ekibi, çeşitli yöntemlerle bunu önlemeye çalışmaktadır.
Parion’un (Parion Ancient City) Arazi Restorasyon Sorumlusu Zafer Karahan, ‘Odeion’un yapıldığı döneme ait harcın aynısını kullanarak, bu sorunun önüne geçmeye çalıştıklarını bildirmiştir.
Ayrıca İlgili Linkler :
Marmara bölgesi gezilecek antik şehirler, önemli tarihi yerler
Marmara bölgesi antik kent, antik yerleşim ve tarihi şehir fotoğrafları
Marmara bölgesi güzergah ve rotaları
Türkiye müzeler, antik şehir ve tarihi kentler
Parion’daki tehdit