Ege bölgesi, Anadolu’nun en batısında bulunan bölgemizdir ve Ege bölgesi gezilecek tarihi yerler ile antik kentleri, gidilmesi gereken, gezilecek antik ile ören yerleri, müzeler ve milli parkları diğer bölgelerimize göre birbirlerine daha yakın mesafededirler. Bu anlamda Ege bölgesi içerisinde gezmek çok daha kolay ve efektiftir.
Ege Bölgesi, aşağıda kısaca anlatmış olduğumuz beylikler ve özellikle medeniyetler sebebiyle birbirine çok yakın mesafede, çok sık bir şekilde kurulmuş olan antik şehir veya tarihi kentlerle doludur. Özellikle bölgenin güneybatısında bazı antik şehirler fiziki olarak bu bölgeye bağlı olsa da Akdeniz bölgesi şehirlerine coğrafi olarak bağlıdır. Bunun tam tersi durumlar da mevcuttur.
Bergama Asklepion Tapınağı, antik dünyada kurulmuş olan ilk Tıp Merkezi veya Tedavi Merkezidir.
Blaundus antik kenti Anadolu’da görülebilecek en ilginç antik kentlerden biridir. Fotoğraftaki yapı ilk görüldüğünde tapınak olduğu düşünülse de değildir.
Bergama’da bulunan Pergamon antik kenti de UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiş nadir antik şehirlerimizdendir. Ne zaman Bergama (Pergamon) antik kentinden bahsetsek, aklımıza ilk gelen şey, Berlin’de bulunan Pergamon müzesinde sergilenen ve Türkiye’den kaçırılan tarihi eserlerdir. Aslında ülkemizde yaşayanlar bu konuda iki farklı görüşe sahiptir. İlki, Berlin Pergamon müzesinde bulunan Zeus Sunağı ve diğer eserlerin orda kalması ile ilgilidir. Çünkü bu tarihi eserlerin orada korunduğu, ülkemizde ise korunamayacağı yönündedir. İkinci görüş ise bu eser ve sunağın yerinin Bergama antik kenti olduğudur. Tabi ki liste bunlarla sınırlı değil. Yukarıda saydığımız ören yerleri, tarihi ve antik şehirler dediğimiz gibi sadece bizim gitmiş olduğumuz yerlerdir. Fırsat buldukça diğerlerine de gitmeye çalışacağımıza eminiz.
Ege bölgesindeki en büyük antik şehir, dünyanın ilgisini keşfedildiği andan itibaren çeken ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne de giren Efes antik kenti‘dir.
Özellikle bu bölgede bulunan Tlos antik kenti, içerisinde bulunan tanrıların tanrısı Kronos sunağı ile çok ayrı bir öneme sahiptir.
Karadeniz bölgesinde koloniler kuran Milet antik kenti de Ege bölgesinde gezilmesi gereken antik şehir ve ören yerlerindendir.
Eski dünyanın çeşitli yerlerinde Afrodit kültü olsa da bu bölgemizde bulunan Afrodisias antik kenti bu konudaki kesinlikle en önemli antik kentlerimizdendir.
Ülkemizde bulunan ve dünyanın en iyi korunmuş olan en büyük Zeus tapınağı Aizanoi antik kenti içinde görülebilmektedir.
Uşak kenti sınırları içindeki antik kentleri, tarihi yerleri ve müzeleri ile müze eserleri hakkında bilgiler için ilgili Uşak hakkında bilgiler sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.
Bununla birlikte Şaraplarıyla ünlü Şirince köyü hafta sonu tıklım tıklım olsa da hafta arası kesinlikle görülmesi gereken köylerimizdendir.
Bir hayalet köy olan Kayaköy sessizliği ve kimsesizliği ile sizi şaşırtacaktır.
Ve Dilek Yarımadası Milli Parkı, daha fazlasıyla en renkli ve antik çağlardan bize göz kırpan diğer tarihi yerleriyle Grek kültürüne kucak açan bölgemizdir.
Ege bölgesinde bulunan müzelerde ve çeşitli şehirlerde bu medeniyetlerin izlerini fazlasıyla görmek mümkündür. Hatta öyledir ki Ege bölgesindeki antik şehirlerden ne yazık ki kaçırılan eserlere, fazlasıyla yurtdışındaki çeşitli müzelerde de rastlamak mümkündür. Ege bölgesinde, Anadolu medeniyetlerine ilgi duyan herkesin görmesi ve gezmesi gereken müzelerin başında Efes Müzesi, Afrodisyas Müzesi, Bergama Müzesi, Çeşme Müzesi, Hierapolis Arkeoloji Müzesi, Milet Müzesi gelmektedir.
Ege bölgesinde, günümüze kadar çeşitli uygarlıklar gelip geçmiştir. Ancak Ege bölgesinde kurulan ilk uygarlık Girit medeniyetidir (M.Ö.3500 – M.Ö.1200). Girit uygarlığından sonra gelen medeniyet Miken (Aka) medeniyeti (M.Ö.2000 – M.Ö.1200) veya uygarlığıdır. Dor medeniyeti (M.Ö.1200 – M.Ö.335) ise Miken uygarlığına son vermiş medeniyettir. Dorlar aynı zamanda Eski Yunan Medeniyeti olarak da bilinmektedir. Aslında Ege medeniyetlerini oluşturan halkların başlıcaları Makedonya, Batı ve Güneybatı Anadolu, Trakya, Yunanistan ve Ege adalarında yaşayanlar olmuşlardır.
Sonrasında Pers uygarlığı, Helenistik medeniyeti, Roma medeniyeti ve Bizans İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu bölgeye hakim olmuştur.
M.Ö.1200 yıllarında Dor (Eski Yunan) medeniyeti ‘polis’ ismi verilen şehir devletleri kurmuşlardır. Bu şehir devletlere Atina, Sparta örnek olarak gösterilebilir. Bölgedeki tarıma elverişli toprak azlığı, nüfus artışı, ticaret gibi sebeplerle bu kentlerde yaşayanlar kolonileşme çözümüne gitmiş ve özellikle Ege denizine kıyısı olan çeşitli yerlere koloniler kurmuşlardır. Karadeniz bölgesinde de göreceğiniz üzere Karadeniz’e bile kolonileşmeyi götürmüşlerdir.
Polis şehir devletleri, çeşitli sebeplerden dolayı bazı yapısal özellikler taşımaktadırlar. Örneğin, polis denilen bu şehir devletlerinin ortalarında tapınak bulunmaktadır. Tapınağın etrafına yönetimsel binalar, resmi yapılar, pazar meydanları yapılmıştır. Ayrıca saldırılara karşı şehir devletin etrafına surlar inşa edilmiştir.
Anadolu’da iki beylikler dönemi olmuştur. İlk Anadolu beylikleri zamanı, Alparslan’ın 1071 yılında Roma imparatoru Diyojen’i yenmesi ve Anadolu’ya girmesiyle başlamıştır. İkinci Anadolu Beylikleri dönemi ise birinci Anadolu beylikleri döneminde kurulan Anadolu Selçuklu Devleti’nin Kösedağ savaşında Moğollara yenilmesiyle başlamıştır.
Birinci Beylikler Döneminde ayrıca ilk Türk denizci beyliği olan Çaka Beyliği kurulmuştur. Çaka beyliği, ilk kurulan beylikler arasında en kısa ömürlü olan beyliktir. Çaka Bey’in büstü İstanbul Deniz Müzesi girişinde bulunmaktadır.
İkinci Anadolu Beylikleri zamanında ise Ege bölgesinde Germiyanoğulları, Aydınoğulları, Menteşeoğulları, Saruhanoğulları, Karesioğulları, Hamitoğulları beylikleri bulunmaktadır.
Ege bölgesi ile ilgili bir tatil planı yapacaksanız bu kesinlikle antik kentler ve tarihi yerler ile ilgili olmalıdır. Eğer android telefonlar yerine bir ‘organik’ harita ile gezmek isterseniz aslında bu bölge biçilmiş kaftan.
Aslında işin keyfi de öyle değil midir? Tabi ki teknolojinin varoluş sebeplerinden biri de insanoğlunun hayatını kolaylaştırmaya çalışmasıdır. Bir ana yoldan bir tali yola saptığınızda antik kentlerden biri ile karşılaşmanız an meselesi. Kaybolsanız bile dert değil, buradaki insanlar Güzelyurt insanı gibi güzel insanlar. Kesinlikle yardımcı olacaklardır.
Tabi ki denizin, kumsalın tadına varmak için de harika bir bölgedir Ege bölgesi. Ancak zaman kaybına önem vermiyorsanız, araştırmayı, tarihi sevmiyorsanız diyeceğimiz bir şey yok. Ayrıca Akdeniz bölgesine inmek için en keyifli manzaralı rotalara sahiptir Ege bölgesi.
Hadi bir yere bırakın antik kentleri, tarihi şehirleri, geçmişi hepsini bir kenara bırakın. Karadeniz‘den sonra en yeşili bol yeridir ülkemizin. Yaşadığımız bu topraklarda yeşillik alanlar gittikçe azalmakta, bazen katledilmekte. Kahvaltı sofralarımızın vazgeçilmezi zeytini bize tattıran zeytin ağaçları bile binbir sebeplerle talan edilmek istenmekte.
Yakalayın o yeşili. Çıkın Ege’nin yollarına.
Ayrıca İlgili Linkler:
Ege Bölgesi antik kentleri, tarihi şehirleri ve milli park fotoğrafları
Şirince Denizli Güzergahı
Fethiye Karina Güzergahı
Marmara Bölgesi turistik yerler
Karadeniz Bölgesi turistk yerler
Akdeniz Bölgesi turistik yerler
İç Anadolu Bölgesi turistik yerler
Doğu Anadolu Bölgesi turistik yerler
Güneydoğu Anadolu Bölgesi turistik yerler
Ege bölgesi hava durumu