Ayder Yaylası hakkında bilgiler başlığında derlenmesi gereken ilk bilgi, Ayder’in Karadeniz bölgesinde görülmesi, gezilmesi gerekli yaylalardan biri olmakla birlikte en çok bilinen yaylalardan biri olmasıdır. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı olan Ayder yaylası, 1350 metre rakıma sahip, oksijenin bol olduğu Kaçkar dağı eteklerinde, Kaçkar Milli Parkı içerisinde bulunmaktadır.
Son yıllarda özellikle tur organizasyonlarının azaldığı Ayder yaylası, Türkiye’nin en meşhur yaylalarından biri olmakla birlikte ne yazık ki hızla kirletilmektedir. 2019 yılında çevreyi kirleten ve Ayder yaylası salıncakları olarak geçen görüntü kirliliği yaratan salıncakların kaldırılmaya başlanması ile bir nebze de olsa nefes alan ünlü Karadeniz yaylası hala ne yazık ki Toki ve Araplar gibi konularla gündemden düşmemektedir.
İnternette bu kadar gözde bir yeri arattığınızda ne yazık ki ilk sayfada bu güzide (!) Karadeniz yaylamız için hiçbir bilgi gelmiyor, gelen bilgiler sadece nerede kalınır, otel ve pansiyon nelerdir, fiyatı ne kadar gibi bilgilerdir. Oysa 2019’un aynı tarihlerinde Göreme Milli Parkı’nın ‘milli park’ statüsünün kaldırılması ne kadar doğaya zarar vermeye açıksa, doğaya saygı duymamak da o kadar zarar vermektedir.
Ayder yaylası fotoğrafları için tıklayınız
Ayder Yaylası Nerede, Nasıl Gidilir?
Rize ile Arhavi arasında Ardeşen ilçesine geldiğinizde Fırtına deresi yanındaki yolu takip ederek 23 km’lik yolu yarım saatte gidebilirsiniz. Yol nispeten virajsız olsa da dikkatli araç kullanmakta fayda var. Ancak Çamlıhemşin’den sonra yaylaya çıkan yol çok virajlı ve daha dikkatli olunmalı. Bu yol da 18 km olmasına rağmen yarım saat de burası sürmektedir. Yol Çamlıhemşin’e kadar Fırtına deresi manzarası eşliğinde devam etmektedir.
Eğer Ayder yaylasına aracınızla gitmeyecekseniz, Rize’nin merkezinden Ayder yaylasına düzenli olarak minibüsler gitmektedir.
Ayder yaylası, Pokut yaylasına çok yakın; kuş uçuşu 6 km kadar olsa da, araçla gitmek isterseniz 37 km’lik yolu, bir buçuk saat gibi bir sürede gidiyorsunuz. Ancak Pokut yaylası hakkındaki sayfada araç ile Pokut yaylasına çıkmanın zorluğunu anlatmıştık.
Ayder Yaylası Hakkında Bilgiler
Ayder yaylası 1987 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla turizm merkezi ilan edilmiştir, 1994 yılında Milli Park olan Ayder yaylası, 1998 yılında doğal SİT alanı olarak ilan edilmiştir. 2006 yılında ise ‘Kültür ve Turizm Koruma Gelişim Bölgesi’ ilan edilen Kaçkar Dağları Milli Parkı, Ayder yaylası ile birlikte Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından 2008 yılında dünyada korunması gereken 100 ekolojik bölge arasına alınmıştır. Kaçkar Dağları Milli Parkı’nın en alçak rakımlı girişi, 1150 metre ile Ayder yaylasıdır.
Ayder Ne Demek?
Ermenice’de ‘ayd -ard’, ‘tarla’ demek olmakla birlikte, ‘Ayder’ Hemşin lehçesinde tarlalar demektir. Fakat Ayder’de hiç tarla yoktur. Ayder’de zamanında Halalılar (bölge halkı), kızlı erkekli hep beraber türkü söyleyerek, eğlenerek çayırlıkları biçerlermiş. Bu çayır biçme işine ‘Ĥodoç’ denilmektedir ve şuan Ayder’de ‘Ĥodoç günü’ bilinmekte ama yeni nesil tarafından yapılmamaktadır.
Ayrıca Ayder hiç bir zaman yayla olarak kullanılmamıştır. Başlangıçta Halalılar’ın yazın çayır biçerek (Ĥodoç), büyükbaş hayvanlarının kışlık ot ihtiyacını sağlamak amacıyla kullanılmıştır, turizm merkezi olmasıyla bu özelliğini büyük ölçüde kaybetmiş, pansiyonculuk ve gelen turistlere hitap eden hediyelik eşya mağazaları temel geçim kaynağı haline gelmiştir.
Doğal olarak bir yerde turizmin gelişmesi olumsuz sonuçlar da doğurmaktadır. Bu sonuçlar bazı çevresel, sosyal ve kültürel sorunları beraberinde getirmektedir. Nitekim Ayder yaylasının gelmiş olduğu sonuç da ortadadır. Aşağıdaki ilgili bölümde bu sonuçlar incelenecektir.
Ayder Yaylası Ekolojisi
Ayder yaylası, gürgen dibiyle, yeşillikleriyle, Aşağı ve Yukarı Ambarlık (Gelin Tülü) şelalesi, dereleri, yayla evleri, tulum sesi, çiçekli düzleri, türlü çiçeklerinden elde edilen balı ve insana şifalı kaplıcasıyla sırtını Kaçkarlar’a dayamış, çam örtülü yamaçlarla kaplı olan cennet görünümünde harika doğal güzelliklerle kaplı bir yayladır.
Ayder yaylası ve çevresinde, aslında Kaçkar Dağları Milli Parkı sınırları içinde 54 adedi endemik olmakla birlikte 75 adet takson belirlenmiştir. Doğu Ladini, Gürgen, Karaağaç, Ihlamur, Huş, Titrek Kavak, Şimşir burada sıklıkla görülebilmektedir. Ayrıca 1,5 hektarlık Şimşir gen koruma ormanı da yine bu bölgededir. Dünyada şimşir çalılarının orman oluşturduğu tek yerdir.
Omurgasız hayvanlarda 6’sı endemik olmakla birlikte 149 takson, omurgalılarda ise 178 takson yine bu bölgede yaşamaktadır. Karaca, ayı, tilki, porsuk, vaşak, su samuru bölgede yaşayan hayvanlardandır.
Ayder Yaylası Aktiviteleri Hakkında Bilgiler
Ayder yaylasında neler yapılır, hangi aktiviteler var gibi sorularınız varsa, bu bölüm tam size göre.
Ayder yaylası, Anadolumuzun cennet gibi bir köşesi demiştik. Karadeniz bölgesinin gezilecek yerler sıralamasında üst yerlerde bulunan Ayder’de birçok aktivite meraklısını beklemektedir. Bunlar arasında Kaçkar Dağları Milli Parkı eteklerinde olması sebebiyle zirve tırmanışları en başta gelebilir. Ayder yaylası zirve tırmanışları için yurtdışından da bir çok profesyonel tırmanışçı gelmekte ve yurt içindeki birkaç gezi firması da bunun planlarını ayrıca yapmaktadır.
Ayder deresi ile Hemşin deresi, Fırtına Deresini oluşturmaktadır ve bu iki derenin de debisi yüksek olduğundan dolayı kanoculuk ve rafting için gayet uygundur. Ayrıca kanoculuk için kullanılan parkurun uzunluğu da haklı olarak göz boyamaktadır. Bununla birlikte civarda sportif balıkçılık yapılmaktadır.
Ayder’de piknik için alanlar olsa da, sosyal platformlarda piknik yapıldıktan sonra bıraktığımız çöpleri ve pislikleri gördüğümüz için piknik yapılmasını önermemekteyiz. Doğa kampları konusunda da burası iyi bir konuma sahiptir. Bunun yanında dağ bisikleti parkurları bulunan Ayder ve çevresinde, patikalar bunun için uygundur.
Yayla ve çevresi, foto-safari yapmaya çok elverişlidir. Gün içinde bile değişen havası ve doğal ortam bunun için biçilmiş kaftandır.
Ekstrem Sporlar
Deltaplan, yamaç paraşütçülüğü veya yelken kanat (delta kanat) da yine Ayder’de yapılacak aktiviteler arasındadır. Ayrıca Kaçkar dağının zirvesinden yaylaya kadar Heliski de denilen helikopterli kayak sporu da yine burada yapılmaktadır ve Türkiye’deki merkezidir. Heliski çok pahalı bir spor türü olsa da burada kayak da yapılmaktadır.
Doğal hayata önem veren meraklılar için yaban hayat gözlemciliği de yapılmaktadır. Özellikle milli park içerisinde kuş gözlemciliği, botanik turları, sürüngen ve çift yaşamlılarla (amfibi) ilgili gözlem yapılabilir. Ayder’de yapılan yayla şenliklerinde boğa güreşleri de yapılmaktadır. Birçok kişiye değişik gelse de, binlerce kişiye bu şenlikler ev sahipliği yapmaktadır. Bununla birlikte yaylada ve çevresinde bulunan kaplıcalar da kullanılabilir.
Yayla ve çevresinde, milli park içerisinde yamaç kayağı, snow board, bungee-jumping, göl dalışı, dağ krosu gibi ekstrem dağ sporları da yapılabilmektedir.
Ayder Yaylası Kaplıcaları Hakkında Bilgiler
1871 yılı Trabzon Vilayeti salnamesinde ‘Hemşin nahiyesinde Hala Deresi civarında Ayder nam mahalde gayet sıcak bir kaplıca olup yel illetine devası meşhur olup lezzeti hiç bir maden suyuna benzemez’ ibaresi bulunmaktadır.
Romatizmal hastalıklar, iç hastalıkları, kadın hastalıkları ve cilt hastalıklarına şifa verdiği iddia edilen, 260 metre derinlikten gelen 50 derece sıcaklığındaki kaplıcalarından faydalanılabilmesi için modern turistik tesisler inşa edilmiştir. Kaplıca sularından fayda görmek için havuza girmek, özel banyo almak ya da içmek mümkün olmaktadır.
Kaplıcaların romatizmal eklem hastalıkları, sinir, sindirim, dolaşım sistemi hastalıklarıyla idrar yolları ve üreme organı hastalıklarına iyi geldiği belirtilmektedir. Ayrıca, egzama ve sedef, ergenlik sivilceleri gibi cilt hastalıklarının tedavisinde de kullanılmaktadır. Tabii ki, kaplıcaya girmeyi sakıncalı kılacak durumlar da var. Örneğin kanamalı rahatsızlıklar, yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlıkları başta gelmektedir. Bu nedenle kaplıcaya girmeden önce mutlaka uzman bir doktora danışmak şart. Zaten yayladaki kaplıcalarda görev yapan bir uzman doktor da bulabilmek mümkündür. Uzmanlar ayrıca kaplıcada günde ikiden fazla banyo alınmaması gerektiğini hatırlatmaktave 4 banyodan sonra kendisini halsizlikle belli eden ve Kaplıca Krizi olarak tanımlanan bir rahatsızlığın bazı kişilerde görülmesinin normal olduğunu belirtmektedirler.
Ayder Yaylası ve Horon
Anadolu, folklorik olarak çok zengin bir konumdadır. Her bölgenin kendine has halk oyunları bulunmaktadır. Çünkü halk oyunları ortaya çıktığı yörenin veya bölgenin, ekonomik, doğal, kültürel, tarihsel ve sosyal özelliklerinin bir yansımasıdır.
Karadeniz bölgesinde de halk oyunlarının genel adı horondur. Horon yaklaşık 25 ayrı ahenk ve figür (değişik kaynaklara göre 32 ahenk ve figür) ile Karadeniz yaşamının ayrılmaz bir parçasıdır. Yayla zamanı en fazla 4 kişinin bile bir araya gelmesi horon kurulması için yeterlidir ve yaylada erken saatlerde başlayan horon, cinsiyet ayırdımı yapılmadan, kadınlı erkekli geç saatlere kadar sürmektedir.
Horon, tulum adı verilen genellikle oğlak derisinden yapılan bir çalgı eşliğinde ve horoncu veya baş tutan (hovarda) da denilen bir kişinin yönetmesiyle oynanmaktadır. Komutları bu baştaki kişi vermektedir.
Ayder Yaylası Efsaneleri Hakkında Bilgiler
Efsaneler, eski çağlardan beri söylenen, olağanüstü varlıkları ya da olayları konu eden hayali veya abartılı hikayelerdir ve bu efsanelerden bir kaçtanesi Ayder’de geçmektedir.
Hala veya Hala Deresi Efsanesi
Sevdiğine kavuşmak için Ayder’in ortasından geçmek isteyen Hala isimli bir kadın, derenin azgın sularına kapılarak ölmüştür. O günden sonra Ayder deresinin adı Hala deresi, köyün adı ise Hala köyü olarak kalmıştır.
Cazı (Cazu ya da Cadı) Babaanne Efsanesi
Doğumlarından sonra üç çocuk iki gün içinde ölmüştür. Halk, çocukların aslında bir cadı olan ve örümceğe dönüşen babaanneleri tarafından öldürüldüğünü düşünmektedir. Bazen örümcek kılığında ocaktan (bacadan) aşağı inen bu cadının günümüzde bile hala bacadan inerek çocukları öldürdüğüne veya çeşitli hayvanların üzerinden çocuklara ulaşmaya çalıştığına inanılmaktadır.
Meryem Mezarı
Çamlıhemşin Ortan köyündeki bir mezarın, İshak ve Havva’dan olma Meryem’in mezarı olduğu efsaneler arasına girmiştir. Pek bilinmeyen bu efsaneye göre Çamlıhemşin’nin yaşlıları bu mezara gelerek ölümü beklerlermiş.
Cin veya Peri Masalları
Ayder’in üzerinde bulunan büyük şelalenin sağ tarafındaki kayaya, şeklinden dolayı perili beşik (çika onseli) denilmektedir ve Avusor gölünden gelen suda, perilen banyo yaptığına inanılmaktadır. Bu nedenle sabah ve akşam saatlerinde göle gidilmemekte, aksi durumda cin çarpacağına inanılmaktadır.
Ayder Yaylası ve Toki Hakkında Bilgiler
Günümüzde ne yazık ki Ayder yaylasına TOKİ giriyor. Hemen hemen her gün bu ve buna benzer haberleri okuyoruz ve artık daha sık okumaya başladık. Doğa anamızın bize sunduğu bu eşsiz güzellikteki yaylaya nasıl olur da böyle bir şey yapılır insanın aklı almıyor, “kentsel dönüşüm”ün ne işi var diye insan kendi kendine sormadan edemiyor. Her ne kadar TOKİ Kentsel Yenileme Daire Başkanı Gürol Konyalıoğlu bölgeye TOKİ konutlarının yapılmayacağını söylese de konunun nasıl sonuçlanacağını merak ediyoruz.
Ayder yaylası turistik bir bölge olarak ismini duyurmaya başladıkça, doğal olarak yerli ve yabancı bir çok turist bölgeye akın etmeye başladı. Gerek yayla festivalleri, gerekse doğal kaynakları da bölgenin turizm anlamında kalkınmasına artı bir değer oldu. Ancak yaylaya gelen turist sayısı ne yazık ki bölgedeki artı değer sağlayan bu özellikleri bitirme noktasına getirdi. Son günlerde yolda karşıdan karşıya geçmeye çalışan bir ayıya çarpıp ölümüne sebep olan ve bir de ayıya beddua eden adamın haberini okumuşsunuzdur. İşte bu konuda verilebilecek en acıklı örnek ne yazık ki budur.
Yine konumuza dönecek olursak, bölgeye gelen turist sayısının da etkisiyle, yaylada kaçak ve beton yapılaşma çoğaldı. Bunun üzerine ‘sit alanı ve milli park yasalarına muhalefet’ten bölgeye kaçak yapı yapan yüzlerce kişi yargılandı. Yayladaki 158 yapının, kaçak veya ruhsata aykırı yapıldığı gerekçesiyle yıkımına karar verildi. Yıkım için ihale açıldı, fakat ihaleye katılan bir firma olmadı.
Bunun üzerine TOKİ devreye girerek, Ayder Yaylası Kentsel Dönüşüm Projesi hazırlandı. Bu projeye birçok toplum ve çevre örgütleri haklı olarak karşı çıkmaktadır. Çünkü ne zaman ‘güzel bir proje’, ‘dünyada eşi benzeri yok’ diyerek ortaya çıkartılan projelerin sonu hep halk için hüsran olmaktadır. Bir başka Ayder’in olmadığının iyi hatırlanılması gerekmektedir.
Ayder Yaylası ve Araplar
Ayder’de Arap turist sayısı gerçekten çok fazla. Hatta esnafın neredeyse hepsi Arapça konuşmakta. Ayder yaylasındaki TOKİ projesinin en çok Araplara yarayacağını düşünen insanların sayısı bir hayli fazla. Çünkü yabancılara toprak satışı 2,5 hektardan 30 hektara çıkartılacak olan yasa tasarısı TBMM tarafından kabul edildi, dahası bu toprak satışında karşılıklılık ilkesi de bulunmamakta. Tüm bunlarla birlikte Arapların Ayder yaylasından ev veya arazi aldıkları da bilinenler arasında.
Başka Ayder Yok
Evet, başka yok. Yaylanın geleceği şimdilik pek iyi görünmemekte. Yakında ‘Yeşil Yol’ projesinin de sonuçlarını, özellikle önce bölge halkı yaşayacak, sonrasında da oraya gidecek olan yerli yabancı turistler. Bu yaylamız da Uzungöl gibi bozulmadan, gezmeyi, kamp yapmayı seven doğa tutkunlarının kesinlikle gidip görmesi gerekiyor.
Ayrıca İlgili Linkler:
Karadeniz bölgesi yaylaları ve tarihi yerler hakkında bilgiler
Karadeniz bölgesi tarihi yer ve yayla fotoğrafları
Karadeniz Güzergahı
Türkiye müzeler, antik şehir ve tarihi kentler
Ekoturizm planı