Ara Pacis Sunağı ya da Görkemli Barış Sunağı, Roma gezilecek yerler ve yapılar sıralamasında önemli bir konuma sahip olan anıtsal bir yapıdır. Bir anıtsal eser veya yapı adına yapılan, dünyada az sayıda müze olsa da Roma’daki Ara Pacis müzesi de bunlardan biridir ve Roma kentinde görülmeye değer yerler arasındadır.
Bildiğiniz üzere Roma kenti, yüzyıllar boyunca Batı Roma İmparatorluğu başkentliği yapmış gerek eserleri, gerekse yapılarıyla özellikle Avrupa toplumları başta olmak üzere birçok topluma ilham kaynağı olmuştur. Her ne kadar bu eserler koruma altında olsa da bir kısmı açık havada olduğundan dolayı zamana ve çevresel faktörlere karşı yıpranmaktadır. Ancak Görkemli Barış Sunağı günümüzde kendi adına sahip bir müzede korunmakta ve bu yıpratıcı unsurlardan uzakta bulunmaktadır.
Ara Pacis hakkında tüm bilgilerin verildiği içerikte; sunağın tarihçesi, ne sebeple yapıldığı, müze bilgilerini, ziyaret saatleri ve ücretleri, restorasyonları gibi bilgileri bulabilirsiniz. ‘Roma bir günde yapılmadı’ sözünü hatırlatırcasına yüzyıllar (2000 yıldan biraz daha fazla) öncesinden günümüze gelen bu anıtsal yapıyı Roma’ya giderseniz eğer kesinlikle görmeniz gerekmektedir.
Ara Pacis müzesi fotoğrafları için tıklayın
Ara Pacis Müzesi Ziyaretçi ve Giriş Bilgileri 2024
Ara Pacis Müzesi, 24 Aralık ve 31 Aralık dışında her gün 09:30 – 19:30 arası ziyaret edilebilir. Bilet fiyatları, tam 12 Euro, indirimli bilet ise 8,5 Euro’dur.
Müze binasının altında büyük bir sanat galerisi vardır. Önemli sanatçıların eserlerinin sergilendiği hem bu alana girmek ve hem de müzeye girmek için alınan kombine bilet fiyatı ise 15 Euro’dur. Müzenin ayrıca çok kapsamlı bir satış mağazası bulunmaktadır.
Ara Pacis Tarihçesi
Ara Pacis’in tarihini anlatmak için Batı Roma imparatorluğunun tarihçesini anlatmaya tabi ki gerek yok, merak edenler Roma hakkındaki sayfamıza bakabilirler. Ancak Roma imparatorluğunun ilk imparatoru olan Augustus anısına yapılan Ara Pacis’i anlatıyorsak bir şekilde Augustus’tan bahsetmek gerekmektedir.
M.Ö. 27 yılında düşmanlarını yenen Augustus, devletin başına geçmiştir. Bu zamana kadar bir devlet olan Roma’nın siyasini yapısını (cumhuriyet) görünüşte değiştirmemiş olsa da Roma, artık bir imparatorluktur, Augustus da Roma imparatorluğunun ilk imparatorudur. Burada belirtmek gerekir ki Augustus kendisine imparator demiş olsa da ondan sonra gelenler kendilerine imparator yerine ilk yurttaş anlamına gelen ‘princeps’ demişlerdir. Roma’nın imparatorluk halini almasıyla büyüyen ve gelişen ekonomisine yeni kaynaklar gerekmektedir. Bundan dolayı sürekli bir şekilde savaşlar yapılmıştır. Ara Pacis sunağı işte Augustus’un M.Ö. 4 Temmuz 13 yılında, Galya ve Hispania (Endülüs özerk bölgesinin bir parçası)’da kazandığı zaferler sonrasında gelen barış anısına M.Ö. 30 Ocak 9 yılında açılmıştır. Roma imparatorluğunun artık savaşa ihtiyacı olmadığı gibi refah içerisindeki anıldığı döneme girmek üzeredir. Bu döneme Pax Romana denilecektir.
Ara Pacis sunağı, M.Ö. 13 yılındaki tarihi olaydan dolayı yapılmış ve tahmini olarak 3 yılda bitirilmiş olsa da M.Ö. 9 yılında açılmasının büyük bir önemi vardır. Çünkü M.Ö. 30 Ocak 9 tarihi, Augustus’un eşinin doğum günüdür. İşte o yüzden sunağın açılışı bu güne denk getirilmiştir. Hem barış anısına, hem zafer anısına hem de Roma Barış tanrısına (Concordia) adanmış olan sunak, bu tarihte Roma senatosu tarafından da kutsanmıştır. Ara Pacis’in bu dönemdeki konumu ve mimari özellikleri Strabon tarafından detaylı olarak yazılmıştır. Sunağın özgün tasarımında güneydoğu yönünde Agustus’un savaş tanrısı Mars’a adadığı bir güneş saati bulunmaktadır.
O zamanki Roma imparatorluğunun görkemini yansıtan sunak, zamanla harabe haline gelecek olan Roma kenti gibi değerini ve önemini, iç savaşlar, bozulan ekonomi gibi sebeplerle yitirmiştir. Tiber nehrinin yükselmesi ve debisinin değişmesi ile sunağın bulunduğu alan alüvyonlu toprak altında kalmıştır. Bu tehlikeyi bertaraf etmek için bir duvar inşa edilmiş fakat işe yaramamıştır. Ara Pacis sunağının toprak altında kalması önlenememiştir. Orta Çağ’da ise birçok yapının başına gelen yapı taşlarını başka yerde kullanma olayı, sunağın başına da gelmiştir. Gelelim Ara Pacis sunağının yıl yıl tarih içindeki seyrine.
Ara Pacis Keşfi ve Restore Edilmesi
Ara Pacis, bin yıllık uykunun ardından 1536 yılının sonlarına doğru Roma’nın kuzey taraflarında Tiber nehrinin 4 metre kadar altında bulunmuştur. Yani şimdiki yerinde değildir. Oysa bazı kaynaklar Ara Pacis sunağının şimdiki yerinde olduğunu söyler ve müzenin sunağın üzerine yapıldığını ekler. Aslında öyle değildir. Fakat yine de sunağın bulunduğu yerin çok yakınındadır (60 metre kadar). Ara Pacis’in bulunduğu alan Palace di Lucina (başlangıçta Peretti ailesi en son Almagla ailesine ait) yapısının arazisi içindedir. 1536’da bulunan ve Ara Pacis’in ilk işareti olan kabartma, açılmış kanatları ile bir kuğuyu betimlemektedir. Bu sembol Ara Pacis’in önemli bir göstergesidir.
1566 yılına kadar topraktan dokuz büyük mermer blok daha çıkartılmıştır. Bu tarihten sonra 1859 yılına kadar Ara Pacis hakkında herhangi bir bilgi yok. Ancak sunağın bazı parçalarının çeşitli yerlerde olduğu bilinmektedir. Örneğin Medici hanedanına ait ve değerli sanat ve tarihi eserlerin Medici koleksiyonunda sunaktan parçalar bulunmakta idi. Bununla birlikte Vatikan ve Louvre müzelerine de parçalar satılmıştı. Ancak, sunak hakkında tarihte kayıtlı önemli bir bilgi, 1859 yılına kadar ne yazık ki yoktur.
1859 yılında sunakta bir kazı daha yapılmıştır, çünkü sunağın üzerinde bulunan Palazzo Peretti binası kötü durumdaydı ve yıkılabilirdi. Bundan dolayı sunak kabartmalarının çoğu devlete devredilmiştir. 1879 yılında özellikle sunakta bulunan parçaların çoğu Alman arkeolog Frederick von Duhn tarafından kayıt altına alınmıştır. Arazinin en son sahibi Edoardo Almagla, bu kazılar için hem ödenek sağlamış hem de bürokratik engelleri aşmıştır.
1903 yılında İtalya Milli Eğitim Bakanlığı’nın onay vermesi ile kazıya tekrar başlanmıştır. Bir yıl resmi, bir yıl da devletin ödeneksizliğinden gayri resmi olarak yürütülen kazılar 1905 yılında durmuştur. Bu kazılarda da 53 parça kurtarılmıştır. 1937 yılında Augustus’un 2000. Doğum günü anısına kazılar güncel teknoloji ile tekrar başlatılmıştır. Bir yıl süren kazılar neticesinde Görkemli Barış Sunağı kurtarılmıştır fakat restore edilmesi gerekmektedir.
Ara Pacis Sunağı ve Mussolini Dönemi
Agustus dönemi Roma’sı, 1930’ların İtalya’sında faşist rejim için önemli bir propaganda kaynağı olmuştur. Mussolini kendisini Agustus ile özdeşleştirmektedir ve Roma imparatorluğunun altın çağını yeniden inşa etme görevini üstlenmiştir. Bu dönemde sanat, mimarlık ve ikonografi bu bağlamda önemli bir yere sahiptir.
1937 yılında Mussolini, Mimar Vittorio Ballio Morpurgo’yu sunağın korunmasına dair bir yapı tasarlaması için görevlendirmiştir. 23 Eylül 1938 yılında da anıt için tasarlanan ve bir buçuk yıldan az bir zamanda bitirilen bu ilk binada (şuandaki yeri) Ara Pacis Sunağı, Mussolini tarafından ziyarete açılmıştır. Bu bina da zaten sunağın bulunduğu özgün yerine çok yakındır.
Görkemli Barış Sunağı ve İkinci Dünya Savaşı ile Sonrası
10 Haziran 1940 yılında İtalya’nın savaşa girmesi ile Ara Pacis sunağı koruma altına alınmıştır. Kum torbaları ve ahşap bariyerlerle 2 metreye kadar çevrilen sunak, halk ziyaretine kapatılır. Ancak savaş bitiminde sunak tekrar halka açılır.
1980’li yıllarda sunakta sistematik restorasyon çalışmaları başlamıştır. Mermer blokların metal kenetlerle sağlamlaştırılması, bezemelerin özgün yerlerine yeniden monte edilmesi ve orijinal olmayan eklemelerin renklendirilmesi bu dönemde yapılmıştır. Bu süreç içerisinde mermer yüzey ve bezemelerde temizlik yapılmıştır. Bu restorasyonların paralelinde dış etkilere açık durumda bulunan yapı istenilen şekilde korunamamıştır. Mussolini döneminde yapılan çimento bazlı eklerden dolayı bozulmalar baş göstermiştir. 1990’lı yılların başında sunağın yeni bir koruma binası içinde korunması gündeme gelmiştir.
Bu tarihten sonra çeşitli yıllarda, çeşitli sebeplerle değişik yerlere (Güzel Sanatlar Akademisi, Diocletian Hamamları vs.) sunağın taşınması gündeme gelecektir. Ancak 1995 yılında sunağın hasar verilmeden taşınmasının imkansız olduğu anlaşılmıştır.
1995 yılında ünlü mimar Richard Meier yeni bir proje geliştirmiştir. Sunağın bulunduğu bina ve çevresi tekrar yapılarak modern hatlarla tasarlanacaktır. Hacimlerin ve binanın oranları, antik Roma yapılarıyla doğrudan ilişkili olacaktır. Ayrıca binanın bir cephesi boydan boya cam olacaktır. Bina 2006 yılında bitirilir. Yeni müze binası bazı İtalyan politikacılar ve eleştirmenler tarafından acımazsızca eleştirilmiştir. Yine de Richard Meier tarafından tasarlanan Ara Pacis müze binası modern mimarinin önemli bir yapı taşı olarak günümüze kadar gelmiştir ve Roma Modern Mimarisi için ayrı bir öneme sahiptir.
Ara Pacis Sunağı ve Müzesi Mimari Özellikleri
Ara Pacis müzesi, antik Roma yapılarına öykünen enfes bir müze yapısıdır. Yukarıda da dediğimiz gibi tüm mesafelerde matematiğin en ince detayları kullanılmıştır. Örneğin sunağın mevcut konumunu, sunağın bulunduğu alan ile ilişkilendirmek için projeye bir düzenleme hattı sistemi uygulanmıştır; bu iki yer arasındaki mesafeyi ikiye bölmek, meydanı ve çevresini yeniden düzenlemek için kare şeklinde kentsel ızgara planı uygulanmıştır.
Yeni müze binasının en önemli özelliği 45 metre uzunluğunda ve 12 metre yüksekliğindeki cam perde duvardır. Müzenin giriş holü yedi ince sütunun tamamladığı asimetrik bir holdür. Sunak, bu holün açıldığı ana salondadır. Her ne kadar giriş asimetrik olsa da ana salon simetriktir.
Ana salonda doğal ışığı kullanmak için çatı pencerelerine sahip dört adet sütun bulunmaktadır. Bu sütunlar sunağın dört köşesindedir. Buradaki başka bir amaç da suni gölgelenmeyi önlemek ve Ara Pacis sunağının detaylarını doğal ışıkla ortaya çıkartmaktır.
Antik Roma Ara Pacis Sunağı Özellikleri
Ara Pacis sunağı dikdörtgen, üstü açık bir yapıdır. 11,65 x 10,62 metre boyutlarında olan sunak 4,60 metre yüksekliğindedir. Yapının doğu-batı ekseninde iki kapısı vardır. Doğu kapısı din adamlarının girişi, batı kapısı ise kurban edilecek hayvanların girişi için kullanılmaktadır. Ortada sunak masası bulunmaktadır.
Sunağın kuzey ve güney duvarlarında Agustus dönemindeki Roma dini ile ilgili önemli sahneler ve semboller bulunmaktadır. Sunağın alt bölümünde bulunan frizler, Agustus döneminin bereketini ve verimliliğini belirten bitkisel (Akantus yaprakları) motiflerdir. Yapının üst kısmında dönemin aristokrasi ve imparatorluk figürleri yer almaktadır. Yapı tamamen Luna ve Carrara mermerleri ile inşa edilmiştir.
Sunağın içinde çeşitli hayvanların (öküz, boğa vs.) kurban edilmesi ile ilgili figürler bulunmaktadır. Sunağın iç duvarlarında ayrıca ahşap sunakları hatırlatan paneller vardır. Sunağın dış duvarlarında üst kısımda alegorik ve tarihi sahneleri anlatan paneller, alt kısımlarında ise doğadan sahneleri anlatan paneller mevcuttur. Panellerdeki figürler din adamları, imparatorluk erkanı, saray görevlileri ve kurban kesme ritüeline eşlik eden kimselere aittir. Güney duvarı üzerinde imparator Agustus ve tüm ailesi betimlenmiştir. Bu figürler barışı simgeleyen defne yapraklarından oluşan taçlar takmışlardır.
Bu panellerde dönemin önemli olayları ve önemli kişileri de resmedilmektedir. Sunağın batı ve doğu duvarlarındaki merdivenli girişler Roma, Pax, Aeneas ve Numa Pompilius’a ait olan oturan figürleri içeren panellere sahiptir. Panellerde ayrıca mitolojik bazı sahneler de bulunmaktadır, bu sahneler oturan bir tanrıça olarak Roma ile Romulus ve Romus betimlemeleri de içermektedir.
Sunak bezemeleri dekoratif olmaktan çok semboliktir, bunun sebebi de sunağın, imparatorluğun gelişmişliğinin propagandasını yapmak için tasarlanmış olmasıdır. Bu sebeple ki sunak sunağı Agustus dönemini anlatan en önemli yapılardan biridir.
Ayrıca İlgili Kaynaklar:
Roma gezilecek yerler, antik Roma tapınakları
Roma İmparatorluğu tarihi ve Roma Gezi Rehberi
Antik Tarih Ansiklopdisi bilgileri
Richard Meier Ara Pacis projesi detayları
Roma devlet dini ve Ara Pacis